Ne de olsa, bir "kusma" mıydı?

"Kusmuru" duydunuz mu - veya Latince, kusma? Müstehcen isim nedeniyle, birçok kişi, kusmaların eski Romalılar tarafından büyük ziyafetler sırasında midelerinin içeriğini kusturmak için kullandıkları ve tekrar tatmin olana kadar içmeye ve yemeye devam edebilecekleri yerler olduğuna inanmaya başlamıştır.

Kusmak için yer? Gerçekten değil!

İlginçtir ki, bu fikir çok popüler oldu ve hatta Antik Roma'nın zenginliklerinin yıkıcı ve taşan yaşam tarzına referans olarak kullanılmaya başlandı. Ancak, kusucular gerçekte var olsalar da, çok daha az iğrenç bir işleve hizmet ettiler.

vomitorium

Eski Romalıların iyi ve güzel bir kutlamanın gerçek hayranları olduğu bir sır değil, ama en zenginlerin bile kutlamalarda yetersiz kalması için özel salonları olmadı. Bu bir efsane! Aslında, bir kusma - veya çoğul kusma - bir tiyatro veya arena gibi bir kamusal alanın giriş veya çıkışlarından birinden başka bir şey değildi.

Kusmalar halkın dışındaki halkaları dışa vurmak için kullanılan çıkışlardı.

Bu mezhebin mucidi Macrobius adında bir Roma tarihçisi ve amfitiyatrolardaki alkolleri ve halkın gösterilerden önce boş koltukları doldurmak için “dökülme” sine benziyordu. Öyleyse yaptığı şey “oruim” parçasını “vomitus” kelimesine bir yer atama yapmak için eklemekti.

İsmin üzerindeki kafa karışıklığı, insanların 19. yüzyılın sonlarında, 20. yüzyılın başlarında, insanların kusma kelimesini kusmayla yanlış bir şekilde birleştirmeye başladıkları ve iğrenç Roma salonları hakkındaki hikayeyi yaymaya başladıkları gibi görünmeye başladı. Zaten literatürde, ilk referans, İngiliz yazar Aldous Huxley tarafından yazılmış, 1923'te " Antic Hay " adlı bir kitapta yayınlandı.

vomitorium

Aslında, Roma’nın zenginleri tarafından sunulan büyük ve zengin ziyafetlerin bazı eski hesapları vardır; bunlardan biri, kölelerin festivallerdeki sarhoş kusmuğunu nasıl temizledikleri hakkında konuştuklarından bahseden Seneca’ndan (M.Ö. 4 ile 65 arasında yaşayan). ve bu kayıtlar karışıklığı desteklemiş olabilir. Ancak, bunun için belirli yerlerin varlığını asla bildirmediler.